OBEZİTE VE KARACİĞER YAĞLANMASI TİP 2 ŞEKER HASTALIĞININ EN ÖNEMLİ NEDENİDİR.
TİP 2 ŞEKER HASTALIĞI UYGUN BİR TEDAVİ İLE 
ÖNLENEBİLİR.
Şeker hastalığının önlenememesi kalp-damar ve böbrek rahatsızlıkları başta olmak üzere körlük dahil bir çok ciddi rahatsızlıklara neden olur.
En son yapılan bilimsel araştırmalar göstermektedir ki; karaciğer ve pankreastaki yağlanma ile tip-2 diyabet (şeker) hastalığı arasında doğrudan bir ilişki vardır.
Karaciğerdeki yağ oranı %5 in üzerine çıktığı zaman tip 2 diyabet riski giderek artmakta ve neticede şeker hastalığı başlamaktadır. Bunun nedeni karaciğerde yağ oranı arttıkça artan yağ, insülin hormonu sağlayan pankreasa yayılır. Pankreasa yayılan yağ hücreleri insülin hücrelerini sıkıştırarak onların insülin üretimini engeller.
Karaciğer %10 yağlanmış halde ise, uygun bir tedavi ile bu oran 4 haftada %5 e düşürülebilir ve normalleşebilir.
Uygun bir tedavi ile, karaciğer yağlanmasının önlenmesini takiben, 8 haftada %1 yağ kaybeden pankreas sağlıklı hale gelebilir ve insülin hormonu üreten hücreler insülin hormonu üretmeye başlayabilir. Böylece şeker hastalığı son bulmuş olur.
TIP 2 DİYABET (ŞEKER) HASTALIĞINI ÖNLEMEK İÇİN NE YAPILMALIDIR?
Tip 2 şeker hastaları için karaciğer yağlanmasını önleyecek ve karaciğer yağ oranını %5 in altına düşürecek uygun bir diyet çok önemlidir. Şeker hastalığını önlemek üzere yapılacak tedavide bütün vücut için sibernetik homostatis analizi yapılarak karaciğer ve pankreas yağlanmasına neden olan tüm faktörler belirlenir. Bu faktörler dikkate alınarak yapılacak bir tedavi sonucu 2 aylık bir süre sonunda TIP-2 şeker hastalığı önlenebilmektedir.
Bununla birlikte şeker hastalarının tedavisine destek olmak üzere aşağıdaki uygulamalar önem arz etmektedir.
- Stresli ortamlardan uzak durulması ve etkin bir stres yönetimi yapılması
- Dini inançları güçlü insanların stresi daha iyi yönettikleri unutulmamaslı
- Öfkte kontrol tekniklerinden faydalanılması
- Bol miktarda sebze ve şekersiz meyve yenmesi
- B vitamin komplexlerinden faydalanılması
- Günde 2 öğün yemek yenmesi
- Samandağ biberi yenmesi
- Yoğurt, süt, yumurta gibi yüksek proteinli ve kalsiyum ağırlıklı gıdaların alınması
- Bitki çaylarından zeytin yaprağı çayı, yeşil çay, rezene, ada çayı, melisa çaylarına öncelik verilmesi
- Saat 20.00’den sonra yemek yenmemesi
- Kefir, turşu, yoğurt mayalı ekmek gibi Prebiyotik gıdalara öncelik verilmesi
- Bol bol su içilmesi- her 25 kg. ağırlık için 1 litre su içilebilir.
- Şeker ve şekerli gıdalardan uzak durulması. Tatlı özlemi çekildiğinde tarçın kullanılması- günde 1-2 gr. kadar. Tarçının yemeklerle birlikte alınması önemlidir. Açlık halinde alınan tarçın şekeri çok düşürebilir. Yoğurtlu tarçın yenmesi, kalsiyum ihtiyacının da karşılanması açısından önemlidir.
- Su serbest olmak üzere günde oruç tutulması
- Çok açlık duyulması halinde ara öğün olarak acı badem yenilmesi
- 1/10 oranında sulandırılmış kekik suyu içilmesi. Kekik suyu bir yandan şekeri dengelerken, diğer yandan kolesterolü de düşürür. Kekik suyunun acı bademle birlikte alınması uygun değildir.
- Sumak yenmesi
- Her türlü market ürünlerinden uzak durulması, geleneksel gıdalara öncelik verilmesi.
- Aktif bir hayat sürülmesi, her fırsatta dengeli spor yapılması, yoga gibi beden-ruh bütünlüğünü sağlayan aktivitelerden faydalanılması.